Rum Yönetimi, BM, İngiltere ve AB’ye ‘Desantralize Federasyon’ önerisi verdi

Kıbrıs Rum tarafının, desantralize federasyon tipi bir çözümü nasıl gördüğüne ilişkin ayrıntılı bir öneriyi BM, İngiltere ve AB’ye ilettiği iddia edildi.

Kıbrıs Rum tarafının, desantralize federasyon tipi bir çözümü nasıl gördüğüne ilişkin ayrıntılı bir öneriyi BM, İngiltere ve AB’ye ilettiği iddia edildi.

Kathimerini gazetesi, “Desantralize Çözüm Konusunda Öneri Sunuldu – BM, İngiltere ve AB Öneriye Hali Hazırda Sahip ve İnceliyorlar” başlıkları altında verdiği haberinde, Rum hükümetinin, Kıbrıs Rum tarafının desantralize federasyon çözümünü nasıl gördüğüne ilişkin ayrıntılı bir mektubu BM, İngiltere ve AB’ye birkaç ay önce gönderdiğini iddia etti.

Gazete, elde ettiği bilgilere dayandırarak verdiği haberinde, Kıbrıs Rum tarafının böyle bir mektup göndermesinin sebebinin, uluslararası toplumun, Kıbrıs Rum tarafının ne istediğini bilmediği şeklindeki eleştirileri olduğunu belirtirken İngiliz Yüksek Komiseri Stephan Lillie’in geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamalarda desantralize federasyon konusuna yaptığı açıklamaların Kıbrıs Rum tarafını şaşırtmamasının sebebinin de bu mektup olduğunu öne sürdü.

Kıbrıs Rum tarafının önerisinin Cenevre konferansından önce oluşturulduğunu ve akabinde de ilgili yerlere iletildiğini savunan gazete, konunun Rum müzakere grubu toplantısında da gündeme geldiğini, eski Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis’in ise toplantıda; Kıbrıs Rum tarafının desantralize federasyon önerisini son Cenevre toplantısında vermiş olması gerektiğini söylediğini aktardı.

Gazete, Kıbrıs sorununun çözümü müzakerelerinin nasıl başlayacağına ilişkin hali hazırda temaslar yapıldığını, bunlardan birinin de İngiltere Dışişleri Bakanlığı Kıbrıs Sorunu Yetkilisi Ajay Sharma’nın Kıbrıs Rum müzakereciyle gerçekleştirdiği temaslar olduğunu belirtirken, Ağustos ayı sonlarında gazetede yer alan “Guterres çerçevesinin, çift şeklinde müzakere edilebilmelerine imkan sağlayacak şekilde, altı maddeden on maddeye çıkarılmasının düşünüldüğü” iddiasını yineledi.

Haberde, bu uygulama sonrasında “mülkiyetin toprakla veya garantilerin egemen eşitlikle paralel şekilde müzakere edilebilecekleri” iddia edilirken “diplomatik kaynakların; turizm, eğitim ve kültür gibi belli başlı konularda egemen eşitlik verilmesine olumsuz bakmadıkları ve yeni girişimin dengelenmesi adına konuya, Kıbrıslı Türklerin mülkiyet ortaklığı ve doğuştan gelen (inherent rights) hakları maddelerinin de girmesinin beklendiği” öne sürüldü.

Bu unsurun konfederasyona denk geldiği yönünde tepkilerin olduğunu da aktaran gazete, çıkmazın aşılması adına birçok kulis faaliyeti gerçekleştirilmesine rağmen Kıbrıs Rum tarafının New York’a giderken fazla bir beklenti içerisinde olmayacağı yorumunda bulundu.

ÜÇLÜ GÖRÜŞME TARİHİ 27 EYLÜL

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in, Cumhurbaşkanı Ersin Tarar ve Rum lider Nikos Anastasiadis’le ortak kahvaltıda bir araya geleceğine dair açıklamanın Anastasiadis tarafından yapıldığını hatırlatan gazete, görüşmenin 27 Eylül tarihinde olacağına dair bilgilerin geldiğini de aktardı.

Fileleftheros gazetesi ise, “Gündemsiz ve Taahhütsüz Gayrı Resmi Kahvaltı” başlığı altında verdiği haberinde, New York’ta bir üçlü görüşme gerçekleştirilebilmesini BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e kabul ettirmek adına yoğun çaba sarf edildiğini, Kıbrıs Rum tarafının böyle bir görüşmeye hazır olduğunu uzun zamandan beridir belirtmesine karşın Kıbrıs Türk tarafının, kamuoyuna olumlu mesajlar vermesine rağmen perde gerisinde farklı davrandığını iddia etti.

Kıbrıs Türk tarafının, üçlü görüşmeye hazır olduğu şeklinde bir izlenim yaratma çabasına karşın diplomatik kulislerde görüşmeye olumsuz yaklaştığını öne süren gazete, Kıbrıs Türk tarafının bu şekilde davranarak “oyunda kendi kurallarını kabul ettirmek istediğini” iddia etti.

En nihayetinde Kıbrıs Türk tarafının, görüşmenin gayrı resmi, gündemsiz ve herhangi bir belge veya açıklama yapılacağı taahhüdü istenmeksizin gerçekleşmesi şartıyla görüşmeyi kabul ettiğini ileri süren gazete, görüşmenin 27 Eylül Pazartesi günü gerçekleşeceği iddiasında da bulundu.

Gazete ayrıca, BM Sözcüsü’nün cuma günü New York’ta gerçekleştirdiği basın toplantısında, Anastasiadis ve Tatar’ın Guterres’le bu ay içerisinde üçlü görüşme gerçekleştireceklerini doğruladığını ancak ayrıntıların daha sonra belli olacağını ifade ettiğini de aktardı.

Gazete ayrıca, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Anadolu Ajansı’na ve New York’a gidişi öncesinde yaptığı açıklamaları ise, “Ersin Tatar: İki Devlet Ya Da Hiçbir Şey – Tatar New York’a İki Devlet Çizginde – BM Genel Sekreteriyle Üçlü Görüşme Daveti Almadığı Konusunda Israrcı” başlıkları altında okuyucusuna aktardı.

Politis gazetesi ise, “Ertesi Günün Çözülmesini İstiyor – Başkan İngiliz Formülünü Kabul Ediyor – Anahtar The Day After (Sonraki Gün) ” başlıkları altında manşet ve iç sayfalarından geniş yer verdiği yorum haberinde, Anastasiadis’in İngiltere’nin çözüm formülünü kabul ettiğini, tek endişesinin, “egemen eşitlik verilecek Kıbrıs Türk devletçiğinin ayrılmak istemesi durumunda ne olacağı konusu olduğunu” iddia etti.

Gazete, Guterres’in Anastasiadis ve Tatar’la 27 Eylül tarihinde bir araya geleceğinin tüm taraflarca cuma günü doğrulandığını, üçlü görüşmeye ilişkin beklentilerin ise yüksek olmadığını yazdı.

Gazete, Anastasiadis ve Tatar’ın Guterres’le gerçekleştirecekleri görüşmenin, müzakereciler olmadan yapılması olasılığından da bahsederken, Anastastasiadis’in ise 15 Eylül tarihinde İngiliz Yüksek Komiseri Lillie’le gerçekleştirdiği görüşmede, İngiliz formülünün ne olduğunun da netlik kazandığını iddia etti.

ANASTASİADİS’TEN İNGİLİZ ÖNERİSİNİ GÖRÜŞMEYE ŞARTLI ONAY

Anastasiadis’in görüşmede, “iki toplumlu iki kesimli federasyon çerçevesi dışına çıkmaması kaydıyla İngiliz formüllerini görüşmeyi kabul ettiğini” öne süren gazete, İngiltere’nin “yapıcı belirsizlik” şeklinde izlediği tutumun ise Kıbrıs Rum tarafını rahatsız etmekte olduğunu savundu.

Habere göre Kıbrıs Rum tarafı, “Kıbrıs’ta devletçiklerin, siyasi eşitliğe sahip olmaları durumunda otomatik olarak ayrılma hakkına da sahip olacakları, Kıbrıs Türk devletçiğinin federasyondan ayrılma kararı alması durumunda Kıbrıs Cumhuriyeti ve Kıbrıslı Rumların statüsünün ne olacağı konusunda endişe taşıyor”.

Gazete, İngilizlerin ise, “kendi ülkelerinde geçerli olmayan bir şeyi önermediklerini, İskoçya örnek gösterilirse, egemen eşitliğe sahip olan İskoçya’nın ayrılma hakkının da olduğu, Kuzey İrlanda için ise ‘Hayırlı Cuma Anlaşması’nın’ maddelerinin geçerli olduğu” yanıtını verdiklerini belirtirken Kıbrıs Rum tarafının ise İngiltere’den, “önerilerini yaparken tüm tarafları tatmin edecek netleştirme ve dengelemeleri yapmasını” istediğini aktardı.

Haberde ayrıca, Anastasiadis’in “1960 Anayasası’na geri dönüş” önerisini “tamamen unuttuğu”, İngiliz Yüksek Komiseri Lillie’le gerçekleştirdiği görüşmede bu öneriye hiç değinmediği öne sürüldü.

Haravgi gazetesi konuya ilişkin haberini: “27 Eylül Üçlü Zirve Tarihi Olarak Netleşti”, başlığıyla verirken, Alithia gazetesi ise: “Tatar: Egemen Eşitlik Olmaksızın Müzakereler Başlamaz” başlığını kullandı.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu