KKTC, 2021’de ilk kez ”iki devletli çözüm” modelini müzakere masasına getirdi
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), Kıbrıs müzakerelerinde bu yıl ilk kez, Türkiye'nin de desteğiyle 'egemen eşitliğe dayalı iki devletli çözüm' modelini müzakere masasına getirerek Birleşmiş Milletler (BM) kayıtlarına geçirdi.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in ev sahipliğinde, 27-29 Nisan’da İsviçre’nin Cenevre kentinde yapılan, garantör ülkelerin de katıldığı Kıbrıs konulu gayriresmi 5+BM konferansına, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Kıbrıs’ta kalıcı çözüm için sunduğu 6 maddelik öneri damga vurdu.
Kıbrıs Türk tarafı, 1968’de başlayan ve 1977’den bu yana federasyon odaklı devam eden Kıbrıs müzakerelerinin artık yeni bir zeminde yürütülmesi yönündeki iradesini Cenevre’deki gayriresmi Kıbrıs konferansında gösterdi.
Tatar, Guterres’in taraflara yolladığı davet mektubunda yer alan “yaratıcı fikirlerle gelme” çağrısını da göz önünde bulundurarak Kıbrıs’ta kalıcı çözüm için Guterres’e 6 maddeden oluşan bir öneri sundu.
Önerinin ilk maddesinde, Kıbrıslı Türkler ve Rumların eşit uluslararası statüsünün ve egemen eşitliğinin güvence altına alındığı bir kararın BM Güvenlik Konseyinde kabul edilmesi için Genel Sekreter’e inisiyatif alma çağrısı yer aldı.
Böyle bir kararın mevcut iki devlet arasında iş birliğine dayalı bir ilişki kurulması için yeni bir temel oluşturacağı da öneride belirtilirken tarafların egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünün sağlanmasıyla BM himayesinde, “sonuç odaklı” ve “belli bir zaman aralığına dayalı” müzakerelere başlanabileceği de belirtildi.
Türkiye ve KKTC, on yıllardır müzakere edilen ve sonuç alınamayan federasyon modeli yerine, Ada’nın ve çağın gerçeklerine uygun, mevcut iki devletin devamını ve resmi statüye ulaşmasını sağlayacak önerisini Cenevre’de masaya getirmiş oldu.
Buna karşılık Rum kesimi ise 2017’de sonuçsuz kalan Crans Montana’daki konferansın kaldığı yerden devam etmesi yönünde bir öneriyle masaya geldi. Crans Montana’da 2017’de kurulan müzakere masanın Rum kesimi tarafından devrilmesi de göz önüne alındığında, Rum kesiminin Cenevre’ye hazırlıksız geldiği ve mevcut statükonun devamından yana olduğu açık şekilde görüldü.
BM Genel Sekreteri, toplantı sonrasında müzakerelerin yeniden başlaması adına taraflar arasında yeterli ortak zemin bulamadığını ve 2-3 aylık süreci içerisinde aynı formatta bir toplantı için temaslarını sürdüreceklerini söylese de BM’nin henüz resmi bir girişimi olmadı.
Guterres, haziranda Brüksel’de Cumhurbaşkanı Tatar ve Rum lider Nikos Anastasiadis ile ayrı ayrı bira araya gelirken eylülde New York’ta Tatar, Guterres ve Anastasiadis arasında gayriresmi bir görüşme gerçekleşti. Tatar, bu görüşmelerde de Türkiye’nin de desteklediği, Ada’da iki devletli çözüm modelinin neden olması gerektiğini muhataplarına anlattı.
RUM YÖNETİMİ DOĞU AKDENİZ’DE GERGİNLİĞİ TIRMANDIRDI
Kıbrıs Rum kesimi, 2021’de de Türk tarafının iş birliği çağrılarını göz ardı ederek Yunanistan ve AB’nin desteğiyle, Doğu Akdeniz’de tek taraflı adımlarını sürdürdü.
Rum kesiminin, Kovid-19 salgını nedeniyle Nisan 2020’de ertelenen Doğu Akdeniz’de ilan ettiği sözde münhasır ekonomik bölgedeki (MEB) sondaj programlarının yeniden başlayacağını duyurması, bölgede yeni bir gerginliğe yol açtı.
Rum tarafından Nautical Geo araştırma gemisinin faaliyetlerine yönelik 29 Eylül 2021’de NAVTEX (Denizcilere Duyuru) yayımlanması ve Malta bayraklı, İtalyan sahipli Nautical Geo’nun 3 Ekim 2021’de çalışmalarına başlaması tansiyonu artırdı.
Türk kıta sahanlığına izinsiz girme teşebbüsünde bulunan Nautical Geo araştırma gemisi, Deniz Kuvvetleri Komutanlığına bağlı unsurlarca Türk kıta sahanlığının dışına çıkarıldı.
Rum kesimi, Exxon Mobil-Qatar Petroleum konsorsiyumu tarafından sözde Rum münhasır ekonomik bölgesi (MEB) içerisinde bulunan 10. parseldeki “Glafkos” yatağında bir teyit sondajı yapılması amacıyla 19 Kasım 2021-22 Ocak 2022 tarihlerini kapsayan bir NAVTEX ilan etti.
KKTC Dışişleri Bakanlığı, 3 Aralık’ta Rumların ExxonMobil-Katar Petrolleri ortaklığından oluşan konsorsiyuma sözde 5. parselde doğal gaz arama izni vermesine tepki göstererek “Kıbrıs Türk halkının hakları yanında, Türkiye’nin kıta sahanlığını da ihlal eden bu girişim karşısında gereken tedbir alınacaktır.” ifadesini kullandı.
Türkiye, 14 Aralık’ta yeni bir NAVTEX ilan ederek Oruç Reis sismik araştırma gemisi için mevcut olan NAVTEX’i 31 Ocak 2022’ye kadar uzattı.
Rum kesiminden gelen “Doğu Akdeniz’de tek yanlı adımlarını sürdüreceklerine” yönelik adımlara ve açıklamalara karşın Türkiye ve KKTC makamlarının, iş birliği önerileri ile bölgedeki hak ve çıkarlarını korumak için gerekli tedbirleri almaya devam edeceklerine ilişkin açıklamalar yaptı.
RUM KESİMİNDE CAMİLERE SALDIRILAR 2021’DE DE SÜRDÜ
Kıbrıs Rum kesiminde tıpkı önceki yıllarda olduğu gibi camilere yönelik provokatif saldırlar bu yıl da devam etti.
25 Mart’ta Limasol kentindeki bir camiye saldırı düzenlenirken duvarlarına Yunanistan bayrağı çizildi ve “Bütün Türkler ölün” yazıldı. 5 Aralık’ta ise Larnaka Büyük Camisi’ne saldırı ve kundaklama girişiminde bulunuldu.
Türkiye ve KKTC, Rum kesiminde dini mekanlara yapılan bu saldırılara sert tepki göstererek faillerinin bulunması konusunda Rum yönetimine çağrıda bulundu.
MARAŞ AÇILIMI DEVAM ETTİ
KKTC sınırları içerisinde yer alan ve 46 yılın ardından kademeli açılım süreci Ekim 2020’de başlayan Maraş’ın açılım süreci 2021’de devam etti.
Maraş açılımının ikinci aşaması kapsamında, 12 Temmuz’da Bakanlar Kurulu kararıyla bir bölge daha askeriden sivil statüye dönüştürüldü. Böylelikle, Maraş’ın yüzde 3,5’lik bölümü açılmış oldu.
Bölgede, çevre düzenlemelerinin yanı sıra ziyaretçilerin keyifli vakit geçirmeleri adına çalışmalar sürdü. Maraş, salgın koşullarına rağmen yaklaşık 300 bin yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret edildi. Açılım süreciyle çehresi değişen Maraş’ta artık sosyal etkinlikler de düzenleniyor.
Türkiye ve KKTC makamlarının çağrısında kapsamında, Maraş’ta taşınmazı olan mülk sahiplerinin Taşın Mal Komisyonuna başvuruları sürdü ve Kasım 2021’e kadar 410 Rum başvuru yaptı.
Maraş bölgesinde yer alan ve 20 Temmuz’da 47 yılın ardından yeniden ibadete açılan Bilal Ağa Mescidi’nde ilk cuma namazı 23 Temmuz’da kılındı.
Gelecekte eski sakinlerinin de bölgedeki mülklerine dönmesiyle Maraş’ın tamamının Türk yönetiminde açılması ve insanlığa yeniden kazandırılması hedefleniyor.
Tamamı KKTC çekilen “Bir Zamanlar Kıbrıs” dizisi, 1 Nisan’da TRT 1’de ilk bölümüyle izleyici karşısına çıktı.
Kıbrıs Türk halkının varoluş ve özgürlük mücadelesini ekranlara taşıyan dizinin galası, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın katılımıyla KKTC’de yapıldı.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’DAN KKTC ZİYARETİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Tatar’ın davetine icabetle 19-20 Temmuz’da KKTC’ye resmi ziyaret gerçekleştirdi. Erdoğan, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 47. yılı dolayısıyla düzenlenen 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı Töreni’ne katılarak konuşma yaptı.
Ziyaret kapsamında, KKTC Cumhuriyet Meclisi Özel Oturumu’na katılarak milletvekillerine hitap eden Erdoğan, burada KKTC’ye yapılacak yeni Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve yeni parlamento binasının müjdesi verdi.
Erdoğan’ın katılımıyla KKTC’de toplu temel atma ve açılış töreni de düzenlendi.
TÜRKİYE’DEN KKTC’NİN KOVİD-19 İLE MÜCADELESİNE DESTEK
Türkiye, 2021’de de KKTC’yi Kovid-19 ile mücadelesinde yalnız bırakmayarak gerek tıbbi malzeme gerekse de aşı konusunda destekledi.
Bu süreçte, belirli aralıklarla Türkiye’den KKTC’ye 340 bin Sinovac ve 60 bin 840 Pfizer/BioNTech olmak üzere 400 bin 840 doz Kovid-19 aşısı gönderildi.
Ayrıca KKTC Orman Dairesi ve Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığına bağlı ekipler, 4 Ağustos’ta Türkiye’de devam eden orman yangınıyla mücadeleye destek vermek amacıyla Alanya’ya gitti.
Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Nazım Çavuşoğlu, uğurlama töreninde yaptığı açıklamada, Türk milletinin bölünmez ve ayrılmaz bir parçası olan KKTC halkının ilk kez desteğe ihtiyaç duyulan Anadolu topraklarına kendi çocuklarını yolladığını söyledi.
ERKEN SEÇİM KARARI ALINDI
KKTC’de eski Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı ve Başbakan Ersin Saner, 13 Ekim’de Demokrat Parti (DP) ve Yeniden Doğuş Partisi (YDP) ile kurdukları koalisyon hükümetinin istifasını Cumhurbaşkanı Tatar’a sundu.
Daha sonra 30 Ekim’de yapılan UBP’nin 22. Olağan Kurultayı’nda yeni Genel Başkan seçilen Faiz Sucuoğlu, 1 Kasım’da hükümeti kurmakla görevlendirildi.
5 Kasım’da UBP ve DP koalisyon hükümeti, UBP Genel Başkanı Sucuoğlu başkanlığında kuruldu.
KKTC Cumhuriyet Meclisinde temsil edilen tüm siyasi partiler, 23 Ocak 2022’de erken seçime gidilmesi konusunda mutabakata vardı.
RUM KESİMİNDE IRKÇI PARTİ ELAM OYLARINI ARTIRDI
Kıbrıs Rum kesiminde 30 Mayıs’ta düzenlenen parlamento seçimlerinde aşırı sağcı, ırkçı olarak bilinen ve Türkiye, KKTC ve yabancı karşıtlığıyla öne çıkan Ulusal Halk Cephesi (ELAM) oylarını 3,71’den 6,78’e çıkardı.
Türkiye ve KKTC makamları, ELAM’ın oylarını artırmasını “endişe verici” olarak yorumladı.
Öte yandan, Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus, 2-4 Aralık tarihlerinde Kıbrıs Rum kesimini ziyaret etti.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi ve Kıbrıs’taki Birleşmiş Milletler Barış Gücü (BMBG) Şefi olarak Elizabeth Spehar’ın yerine atanan Colin Stewart 6 Aralık’ta Ada’ya geldi.
14 Aralık’ta Stewart tarafından “Yıl Sonu Resepsiyonu”verilirken sosyal içerikli bu organizasyona Tatar ile Anastasiadis de katıldı. Liderler, eylülden sonra ilk kez yüz yüze görüşmüş oldu.