Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu: Rum tarafının gerçek amacı statükonun devamıdır

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Güven Yaratıcı Önlemler (GYÖ) paketine ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Rum tarafının gerçek amacı statükonun devamıdır." dedi.

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Güven Yaratıcı Önlemler (GYÖ) paketine ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Rum tarafının gerçek amacı statükonun devamıdır.” dedi.

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Rum Yönetiminin son dönemdeki sözde Güven Yaratıcı Önlemler (GYÖ) paketine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Ertuğruloğlu, yaptığı açıklamada, Rum tarafının son dönemde yeni bir fikirmiş gibi sunduğu sözde GYÖ paketine ilişkin KKTC’de bazı çevrelerin yaptığı olumlu yorumları şaşkınlıkla izlediğini belirterek, bu paketin tek hedefinin, Rumların “devlet”, Türklerin ise “o devletin bir toplumu” statüsünü pekiştirmek olduğunu kaydetti.

“KKTC’nin Kıbrıs meselesinde adil ve kalıcı bir anlaşmaya varılabilmesi için ortaya koyduğu yeni devlet politikasının, yani iki ayrı egemen eşit devlet gerçeğinin bazı kesimler tarafından benimsenmemiş olması üzüntü verici olmakla birlikte, şaşırtıcı değildir.” ifadelerini kullanan Ertuğruloğlu, aynı çevrelerin neredeyse 60 yıldır süregelen müzakere süreçlerinde görüşülmüş ve bir uzlaşıya varılmamış olan “federasyon” temelinde bir anlaşma modelinden, hala ulaşılması mümkün bir hedefmiş gibi ümitle bahsetmelerinin manidar olduğunu belirtti.

Ertuğruloğlu, “Rum tarafının yıllardır reddettiği ve bugün dünyanın gözünü boyamak için kabul ediyormuş gibi göründüğü ‘federasyon’ modelinin aslında Rum liderliği tarafından sözde ‘Kıbrıs Cumhuriyetinin’ evriminden oluşacak bir model olarak yorumlandığını görmemek veya görmezden gelmek, gerçekten manidardır. Bu kesimlerin gerçeklerle yüzleşebilmeleri için öncelikle ‘federasyon’ formülüne dayalı müzakere süreçlerinin bugüne kadar neden bir sonuca varmadığının cevabını görmeleri ve vermeleri gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.

Rum tarafının, Ada’da anlaşma isteyen uzlaşıcı tarafmış gibi uluslararası topluma “şirin” gözükmeye çalıştığını vurgulayan Ertuğruloğlu, Rumların, provokatif eylem ve söylemlerini yoğunlaştırdıkları bir dönemde bunları saklamaya çalışmalarının ve toz pembe tablolar çizmelerinin, kime hizmet ettiğinin sorgulanması gerektiğini kaydetti.

“KKTC’NİN YENİ DEVLET POLİTİKASI, TÜRKİYE’NİN TÜMÜYLE DESTEKLEDİĞİ BİR POLİTİKADIR”

Erturuloğlu, “Rum tarafının gerçek amacı statükonun devamıdır. Statükodan beslenen Rum tarafının statükoyu sonlandırmak veya değiştirmek gibi bir hedefi ve politikası yoktur. Egemenliğini KKTC topraklarına yaymaktan başka bir amaca hizmet etmeyen Rum önerilerini bugün müzakere edilebilir bulan bazı kesimlerin, yarın üzerinde yaşayacak toprak bulamayacağımız kirli bir oyunun içine çekilmek istendiğimizi görmelerini ümit ederim.” ifadelerini kullandı.

Kıbrıs’ta iki ayrı egemen eşit devlet olduğu ve bu iki devletin kendi toprakları üzerinde ayrı egemenlik hakları bulunduğunun tartışılmaz bir gerçek olduğuna dikkati çeken Ertuğruloğlu, Kıbrıs meselesinin bir statü meselesi olduğunu belirtti.

Ertuğruloğlu, “Bugün Ada’da gerçekçi bir anlaşmaya varmanın tek yolu, iki tarafın görüşmeler öncesi statülerinin eşitlenmesi, yani bir anlaşmayı iki egemen eşit devletin müzakere edeceği gerçeğinin kabul edilmesi ve tescil edilmesidir. KKTC’nin yeni devlet politikası ise bu gerçeğe dayanmaktadır ve ana vatanımız Türkiye’nin tümüyle desteklediği bir politikadır.” değerlendirmesinde bulundu.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu