‘Türkiye ve Libya, ticarette ve yatırımlarda çok daha büyük ses getirebilecek bir potansiyele sahip’
Türkiye-Libya Hibrit Yuvarlak Masa Toplantısında iki ülke arasındaki ticaret ve yatırım potansiyelleri değerlendirildi.
Ticaret Bakan Yardımcısı Sezai Uçarmak, “Zengin, iktisadi ve beşeri kaynaklara sahip Akdeniz’in iki ülkesi, ticarette ve yatırımlarda çok daha büyük ses getirebilecek bir potansiyele sahip.” dedi.
Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdülhamid Dibeybe, Conrad Otel’de hibrit olarak düzenlenen Türkiye-Libya Hibrit Yuvarlak Masa Toplantısı’nda Türk iş insanları ve yatırımcılarla bir araya geldi.
Toplantıda konuşan Ticaret Bakan Yardımcısı Uçarmak, iki dost ve müttefik ülkenin tarihten gelen kardeşlik bağlarının da verdiği güçle yakın bir iş birliği anlayışıyla çalışmalarını gerçekleştirmeleri gerektiğini söyledi.
Geçmişte olduğu gibi bugün de ticari ve ekonomik alandaki iş birliğinin ülkeler arasındaki ilişkilerin en önemli boyutlarından birini oluşturduğunu vurgulayan Dibeybe, bugün atılacak adımların gelecek için büyük önem taşıdığını, iş dünyasına bu anlamda büyük bir sorumluluk düştüğünü kaydetti.
Uçarmak, “Karşılıklı gayret ve yapıcı çalışmalarla ikili ticari ve ekonomik ilişkilerimizi çok daha ileri seviyelere hep birlikte taşıyabileceğimize inanıyorum.” dedi.
Müteahhitlik sektörünün geçmiş projelerde yaşadığı aksaklıkların belli bir yola girdiğini görmekten memnuniyet duyduklarını aktaran Uçarmak, “Bu konuda henüz bir sonuca bağlanamamış olmakla birlikte geçen yıl imzaladığımız mutabakat zaptının sorunların çözümünde önemli bir yol haritası oluşturabileceğini burada ifade etmek isterim. Orada belirlenen sürece bağlı kalındığı takdirde önemli yol alabileceğimizi düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
Uçarmak, bu mutabakat çerçevesinde başvurularını yapan Türk firmalarının karşı idareden reaksiyon beklediğini, bu konuda hassas olunacağına inandığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dolayısıyla bu mutabakat zaptına uygun olarak firmalarımız ile iyi niyet esasıyla görüşmeye başlamalarını ve çözüm odaklı bir şekilde sonuçlandırmalarını beklediğimizi de burada ifade etmek istiyorum. Biriken sorunların çözümü her halükarda önümüzü de açacaktır. Bu yükü de sırtımızdan kaldırmak bize ivme ve hareket getirecek. Dolayısıyla bu çerçevede firmalarımız karşıdaki muhataplarıyla görüşmeye, üzerlerine düşen yükümlülükleri yerine getirmeye hazır. Bu konuda sizlerin anlayışını, iyi niyetini göreceğimizi de umuyoruz.”
“Ülkeler arası ilişkilerin geleceği çok parlak”
Sezai Uçarmak, Türkiye ve Libya arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin geleceğini çok parlak gördüklerini ifade ederek, 2013’te gördükleri 3,6 milyar dolarlık ticaret hacmini 2020 itibarıyla yakaladıklarını, yılın ilk çeyreğinde ise yüzde 20 artış kaydedildiğini söyledi.
Türk özel sektörünün, güven ve istikrarını her geçen gün tahkim eden Libya’nın gelişimine gereken her türlü desteği vermeye hazır olduğunu vurgulayan Uçarmak, hükümet olarak Libya’ya bu katkıyı sağlamak isteyen şirketlerin yanında olacaklarını kaydetti.
Uçarmak, ikili ilişkilerde prensiplerinin “kazan-kazan” anlayışı üzerine olduğunu belirterek, “Zengin, iktisadi ve beşeri kaynaklara sahip Akdeniz’in iki ülkesinin ticarette ve yatırımlarda çok daha büyük ses getirebilecek bir potansiyele sahip olduğunu görüyorum. Yarım kalan müteahhitlik sözleşmeleri ve projeleri kapsamında firmalarımızın haklarına yanıt verilmesi ve vakit kaybetmeden bu sorunların çözülmesi ticareti geliştirecek önemli bir unsur.” diye konuştu.
DEİK’ten vizelerin kaldırılması ve Libya’nın büyükelçi ataması talebi
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak da stratejik iş birliğinin enerji, sağlık, finans, yerel yönetimler, eğitim ve kültür başta olmak üzere diğer alanlarda da ileri seviyelere ulaşması için özel sektör olarak tüm desteği vermeye hazır olduklarını söyledi.
İki ülke arasındaki ekonomik iş birliklerini geliştirmenin önünü açacak bazı önerilerde bulunan Olpak, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Vizelerin kaldırılması, hem dostluğu pekiştirecek hem de ekonomik ilişiklerimizin artmasını sağlayacaktır. Vizelerin kaldırılmasını arzu ediyoruz. İki ülkenin karşılıklı hassasiyetlerinin ve faydalarının gözetileceği bir serbest ticaret anlaşması (STA) uygun olabilir diye düşünüyoruz. Libya, Ankara’da halihazırda maslahatgüzarlık seviyesinde temsil ediliyor. Zannederim bir büyükelçi atanması düşünülüyor. Bu noktada bir büyükelçinin olmasını çok önemsiyor ve iş dünyası olarak her türlü desteği vereceğimizi ifade ediyoruz.”
Olpak, şu anda Libya’da enerji, altyapı ve konut sektörlerinde ciddi ihtiyaçlar olduğunu ifade ederek, bu alanlar dışında da Libya halkının yanında olduklarını söyledi.
Küresel salgına değinen Olpak, “Bu noktada Türkiye’nin güçlü bir sağlık endüstrisi var. Bu konuda da birlikte çalışmaya hazırız. Bir başka alan da Libya’daki elektrik ihtiyacı. Firmalarımızın temsilcisi burada, belirli görüşmeler yapıldığını biliyoruz. Bu konuda Sayın Başbakan’ın desteğini bekliyoruz.” şeklinde konuştu.
“Türk firmalarının alacaklarına ilişkin somut bir gelişme kaydedilemedi”
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren ise Türkiye’nin yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinde Libya’nın her zaman ayrı bir yeri olduğunu ve olmaya da devam edeceğini, Libya’da bugüne kadar 29 milyar dolarlık proje üstlendiklerini bildirdi.
Libya’da 2011’de başlayan iç karışıklıklardan sonra ülkede faaliyet gösteren çok sayıda Türk inşaat firmasının ciddi sorunlarla mücadele etmek zorunda kaldığını belirten Eren, 10 yıldır süren sorunların firmaların ve Libya ekonomisinin önemli ölçüde kayba uğramasına neden olduğunu söyledi.
Eren, 13 Ağustos 2020’de Ankara’da imzalanan Türkiye-Libya mutabakat zaptına işaret ederek, şunları kaydetti:
“Mevcut sorunların çözümlenmesi amacına yönelik olarak çok önemli bir adım atılmıştı. 24 Eylül 2020’de yürürlüğe giren söz konusu mutabakat zaptında, firmalarımız ile Libya işveren idarelerinin mutabakata varmaları amacıyla 90 günlük bir süre belirlenmişti. Bu süre herhangi bir gelişme sağlanamadan 24 Aralık 2020’de doldu. İkinci 90 günlük süre de yine beklentilere cevap veremeden 24 Mart’ta sona erdi. Mutabakat zaptının imzalanmasından bugüne kadar geçen sürede firmalarımız belgede belirtilen takvim çerçevesinde görüşme talebiyle Libya idarelerine yazılı bildirimlerde bulunmuşlardır. Ancak üzülerek tekrarlamak istiyorum ki bugüne kadar somut bir gelişme kaydedilememiştir.”
Mutabakat zaptına işlerlik kazandırılmasının iki ülkenin de yararına olacağını ifade eden Eren, “Geçmişten kalan sorunların çözülmesi; eski, yarım kalmış projelerin Libya’nın ihtiyaçları doğrultusunda tamamlanması ve müteahhitlik alanında iş birliği için yeni bir sayfa açılarak yeni projelerin gerçekleştirilmesi için en kısa zamanda çalışmalara başlanması biliyoruz ki sizin de arzunuzdur.” dedi.
“Libya’daki olumlu gelişmeler ve istikrar bizleri heyecanlandırıyor”
DEİK Türkiye-Libya İş Konseyi Başkanı Murtaza Karanfil, Libya’daki olumlu gelişmeler ve istikrarın kendilerini son derece heyecanlandırdığını dile getirerek, “Libya, ülkemiz için çok önemli bir müttefik ve Kuzey Afrika’da en önemli ticari ortaklarımızın başında geliyor.” dedi.
Türkiye ve Libya ilişkilerinin özünün samimiyet, kardeşlik ve dayanışma olduğunu vurgulayan Karanfil, şunları kaydetti:
“Türk iş dünyası, Libya’daki istikrardan oldukça umutlu. Çok önemsediğimiz Libya’nın potansiyeline inanıyoruz. Bu dönemde devletimiz gibi biz de, Türk iş insanları olarak Libya’nın yanında dünyaya örnek olmalıyız. Üzerimize düşen bu büyük sorumluluğu yerine getirmeliyiz. İki ülke arasındaki iş birliklerinin gerçekleştirilmesi, iş anlaşmalarının kesintiye uğramadan devam etmesi Libya’nın kalkınması açısından da son derece önemli. Milli Birlik Hükümeti’nin geçmişte açılan yaraları saracağına ve Libya’nın kalkınma hamlesini başlatacağına inancımız tamdır.”
Karanfil, Türkiye’nin bankacılık, imalat, müteahhitlik, sağlık ve savunma gibi önemli sektörlerdeki tecrübesiyle Libya’nın yanında olduğunu söyledi.
Açılış konuşmalarının ardından toplantı, basına kapalı olarak devam etti.