Yeorgiadis: NATO ile ilişkilerin yükseltilmesi gerek
DİSİ Başkan Vekili Haris Yeorgiadis, Güney Kıbrıs ile NATO arasındaki ilişkilerin yükseltilmesinin, NATO’ya üyelik başvurusu olasılığı da dahil olmak üzere oldukça önemli olduğunu ve NATO’ya üyelik olasılığının bulunduğunu söyledi.
DİSİ Başkan Vekili Haris Yeorgiadis, Güney Kıbrıs ile NATO arasındaki ilişkilerin yükseltilmesinin, NATO’ya üyelik başvurusu olasılığı da dahil olmak üzere oldukça önemli olduğunu ve NATO’ya üyelik olasılığının bulunduğunu söyledi.
Alithia gazetesine röportaj veren Yeorgiadis, Barış İçin Ortaklık Programı’nın artık daha kısıtlı bir rolü olduğunu, çünkü çoğu üyesinin NATO’ya üye olduğunu kaydederken, İsveç ve Finlandiya’nın da NATO üyeliği sonrası AB’nin 27 üyesinden 23’ünün NATO’ya üye olacağını; bu bağlamda Güney Kıbrıs ile NATO arasındaki ilişkilerin iyileştirilmesi gerektiğini belirtti.
Habere göre Yeorgiadis, Türkiye’nin son 10 yıl içerisinde Yunanistan ve Güney Kıbrıs aleyhinde daha saldırgan bir politika benimsediğini ve bundan dolayı umut bırakmadığını ifade ederken, Helenizm için açık tehdit oluşturan Türk politikasının kendilerini endişelendirdiğini ve düşündürdüğünü dile getirdi.
Yeorgiadis, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis’in izlediği Güven Yaratıcı Önlemler politikasının doğru olduğuna işaret ederek, bu doğrultuda ısrarcı olunması gerektiğini vurguladı.
Güven Yaratıcı Önlemler politikasının kabul edilmesi halinde yeni bir hava oluşacağını ve kapsamlı çözüm perspektifini kolaylaştıracağını söyleyen Yeorgiadis, Türk tarafının bunu reddetmeye devam etmesi durumunda ise, mevcut durumun tek sorumlusu olarak ifşa edileceğini belirtti.
Yeorgiadis, Yunanistan-Güney Kıbrıs-İsrail’in ABD ile olan 3+1 işbirliğinin önemine de vurgu yaparak, bölge ülkelerinin aralarında özel bir ilişki oluşturmayı başardığını ve ABD’nin de bu ilişkiye stratejik ortak sıfatıyla katılma arzusunun oldukça önemli olduğunu kaydetti.
Türkiye’nin de bu işbirliğine davet edildiğine işaret eden Yeorgiadis, bunun önkoşulunun Türkiye’nin Gambot Politikası’ndan vazgeçmesi olduğunu söyledi.